Para Karşılığı Havacılık


SunExpress “Önce 30.000€ ver”
"Sizden hizmet almak için size eğitm veriyorum ama parasını sizden alıyorum" diyor bu firmamız kanun ve hukuk açısından mükemmel bir yaklaşım.
Bu da bize ters geliyor ama...

 

Ağır ağır çıkacaksın bu merdivenlerden

Eteklerinde güneş rengi bir yığın yaprak

Ve bir zaman bakacaksın semaya ağlayarak…

Sular sarardı… yüzün perde perde solmakta

Kızıl havaları seyret ki akşam olmakta…

 

Ahmet HAŞİM tabii ki bu şiiri bizler için yazdı.

Bana göre, onun da gördüğü bizler için yadsınamayacak bir gerçek vardı.

Plan ve programsız yaşamayı, azmetmeyi ve sabretmeyi öğrenmeden bir şeye sahip olmanın, aslında ödenemeyecek bir bedel olarak karşımıza çıkacağı gerçeği.

 

Hep söylerim ama sanmayın sizlere bu sözüm. Sözüm "Meslek" kavramınadır.

Çırak, kalfa ve usta ilişkisine, doğal olarak da eğitime.

Alaylı ya da okullu fark etmez.

 

Sistemsizlik için suçlayabileceğiniz çok kişi ve kurum var.

Bunların en başında ise bizler yani kendimiz gelmekteyiz.

Kuralı koyan, yapan, uygulayan ve yargılayan yine bizleriz.

ICAO bir organizasyondur. Uluslararası Sivil Havacılık Organizasyonu.

Bu organizasyonda şu an ve hangi konu ile yetkilendirildi iseniz, kural koyan, yapan, uygulayan ve yargılayan konumdasınız.

Sizlerin bir teklifi bile bakarsınız kural olmuş.

 

Hep birilerinden beklemek kadar yanlış bir şey yok.

Mesleğinize sahip çıkmaz iseniz, birileri sizin adınıza ve sizin için bir şeyler yapmak zorunda kalır ve kalıyor da!

Yetki onlarda doğal olarak ama bilgi ve deneyim sizlerde.

Sizler pişirmedikçe, önünüze ne konur ise onu yiyeceksiniz.

Düşünmek zordur. Kabul ediyorum.

Okuyacak, araştıracak, düşünecek, planlayacak ve yapacaksınız.

Bunu gerçekleştirmek için ise birlikten güç almanız gerektiğini sizler de biliyorsunuz.

 

Bizim yapmayıp ama diğer meslektaşlarımızın yaptıklarına bile önem vermeyiş nedenimizi gerçekten çok ama çok merak ediyorum.

NGAP geçen sene çıktı ve önümüzde yaklaşık sekiz sene var. Bu yasallaşma süreci bizi sınırlamakta.

Daha önce yazdıklarımdan da biliyoruz ki, birçok ülke, Sivil Havacılık Eğitimi için kolları sıvadı ve planlarını yaparak ilgili kanunlarını çıkardılar.

Meslek olabilmek adına bizler, lisan ve lisans sahipleri neler yaptık?

Ya da neleri yapmadık ve yapmamaktayız?

Derneklerimiz bolca var.

Havacılık konusunda da var.

 

Bana göre Kanarya Sevenler Derneği daha iyi çalışıyor.

İşte bakın bu yıl sonuna kadar ilan ettikleri yarışmalar;

17-18 Ekim 2009 Samsun Irk, Renk, Doğa, Melezler, Muhabbet ve Finçhler

24-25 Ekim İzmir Irk, Renk, Doğa, Melezler, Muhabbet ve Finçhler

01 Kasım Adana Irk Ve Renk

07-08 Kasım İstanbul Irk, Renk, Doğa, Melezler, Muhabbet ve Finchler

14 Kasım Antalya Gloster (İlk Beş Ertesi Günü Yarışmayacak)

15 Kasım Antalya Irk ve Renk

22 Kasım Manisa Irk Renk

05-06 Aralık İzmir Yorkshire, Border, Kıvırcık Kulüp Yarışmaları

12-13 Aralık Ankara Irk, Renk, Doğa, Melezler, Muhabbet ve Finçler (Federasyon Tarafından Yapılacaktır.)

17-18 Aralık Konya Malinua

19-20 Aralık Konya Irk ve Renk

27 Aralık Balıkesir Irk ve Renk

 

Hayvan Hakları için böyle bir Avrupa Sözleşmesinden haberiniz var mı?

EV HAYVANLARININ KORUNMASINA DAİR AVRUPA SÖZLEŞMESİ

GİRİŞ

İşbu Sözleşmeyi imzalayan Avrupa Konseyi üyesi devletler,

-Avrupa Konseyi’nin amacının üyeleri arasında daha sıkı bir birlik gerçekleştirmek olduğunu dikkate alarak,

-İnsanın yaşayan tüm canlılara ahlaki bir yükümlülüğünün olduğunu tanıyarak ve insan ile ev hayvanları arasında mevcut özel ilişkileri hatırda tutarak,

-Ev hayvanlarının yaşam kalitesine olan katkılarını ve bunun sonucu olarak da toplum için taşıdığı önemi dikkate alarak,

-İnsan tarafından bakılan hayvanların geniş çeşitliliğinden kaynaklanan güçlükleri dikkate alarak,

-Hayvanların, aşırı nüfuslarına bağlı olarak, insan ve diğer hayvanların hijyen, sağlık ve güvenlikleri açısından taşıdıkları riskleri dikkate alarak,

-Yabani fauna örneklerinin ev hayvanı olarak muhafaza edilmelirinin desteklenmemesi gerektiğini dikkate alarak,

-Ev hayvanlarının elde edilmesi, muhafaza edilmesi, ticari veya ticari olmadan üretilmesi, başkalarına devredilmesi ve ticaretini etkileyen farklı şartların bilincinde olarak,

-Ev hayvanlarının muhafaza edilme koşullarının her zaman sağlıklarını ve refahlarını geliştirmeye izin vermediğinin bilincinde olarak,

-Bilgi veya bilinç noksanlığı nedeniyle, bazen, ev hayvanlarına karşı davranışların önemli ölçüde değiştiğini kaydederek,

-Ev hayvanları sahiplerinin sorumluluğu sonucunda doğacak temel müşterek davranış ve uygulama standardının sadece arzu edilen değil, aynı zamanda gerçekçi bir hedef olduğunu dikkate alarak,

Aşağıdaki hususlarda anlaşmışlardır:

.. ve 23 Maddelik bir sözleşme.

 

Bu arada müthiş bir tespit:

“-Ev hayvanları sahiplerinin sorumluluğu sonucunda doğacak temel müşterek davranış ve uygulama standardının sadece arzu edilen değil, aynı zamanda gerçekçi bir hedef olduğunu dikkate alarak,”

İş te bu yüzden;

“Ağır ağır çıkacaksın bu merdivenlerden.”

Her bir basamak, seni yükseğe ve ileriye götürecek.

 

Geçenlerde Airport Haber'de çok ilgimi çeken bir başarı haberi vardı.

10 Eylül günü yayınlanan SeaBird haberi.

Haberden bir cümle.

"Türkiye'de alt yapısı olmadığı için özellikle denizlere iniş kalkışlarda sorun olacağı için Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü uçuş ruhsatı vermiyordu."

Peki ne oldu da izin verildi?

Tanımıyorum ama övgüleri hak eden bir isimden bahsediliyor.

Ercan YILDIZ.

Sayın Kürşad ARUSAN ile bir girişim başlatılmış ve bilgi galip gelmiş.

Alkışlamamak elde değil.

İşin bir de perde arkası var.

Kaçımız Ercan Hoca'ya destek olduk?

Hangi araştırmaları yaptık ve ortaya ne gibi sorunlar çıktı?

Milletvekillerini, bu eksik yasalar hususunda bilgilendirecek ve “kanun teklifi vermeleri” için lobi yapabilecek sivil dernekler (TALPA, vb), firmalar, sendikalar (HAVA-İŞ) ve en önemlisi biz havacılık çalışanları; teklif taslakları hazırlamaktan, işimizle ilgili kanunları değerlendirme ve yeniden düzenlenmesini talep etmekten neden bu kadar uzağız?

Ercan Hoca ruhsat aldı almasına ama sorunları bitti mi?

 

Sanırım "hemen" olmak istemek yanlış bir şey değil ama yükselmek için de bir merdiven basamağına gerek olduğu da kesin.

İşte o zaman çifter çifter çıkın. Hatta üçer üçer.

Ama Ahmet Haşim'den sizlere bir tavsiye.

Ağır ağır çıkın.

Benden de sizlere bir tavsiye.

Önce çıkılacak merdiveni inşa edin!

 

PS (Post scriptum - Sonuna ilave): Bu sezon talep üzerine konu işleme yöntemini deneyeceğim. Bir sonraki yazının konusunu sizlerin seçmeniz ve beni yönlendirmenizin daha yararlı olacağına inanıyorum. ePosta adreslerim mevcut. Umarım bu şekilde daha (interactive) etkileşimci ve yararlı bir sonuç elde ederiz.

Sevgiler

www.servetbasol.com