Türkçe Havacılık
ya da
Havacılık Türkçesi
Karşımızda iki
kavram durmakta ve bizler bu kavramları nasıl algılamaktayız, önce ona bakalım.
1- Emniyet
Arapça kökenli "Emn" kelimesinden dilimize geçmiştir.
Emin olma ve itimat anlamında ingilizce "Security" kelimesi karşılığı kullanılmakta. Emniyet
Gücü, Emniyet Kemeri, Emniyet Müdürlüğü hep bu kelimeden türemektedirler. Bir
hareketi ve oluşu tarif eder. Emniyet sağlandı, Emniyet kemeri takıldı vs.
2- Güvenlik
Güven ise korku ve çekinceden uzak, inanma, itimat ve bağlanma
duygusu ile ifade edilen bir duygudur. Ingilizce
karşılığı ise "Safe" kelimesidir.
"Güvenlik" olgusu karşılığı Ingilizce'de
"Safety" dir. Bu
duyguyu oluşturan ya da yaratan hareket ve oluşların bütünüdür. Emniyet size
güven sağlar. Bu hissi oluşturmanıza neden olur.
Günlük
kullanımda ise birbirine karışmış görünmektedir.
Emniyet bizim
güvenliğimizi sağlamayabilir, ancak emin olduğumuzda kendimizi güvende
hissederiz.
Yani hareket
ve oluş ile hissedeceğimiz “Güven” oluşacaktır.
Emniyet
önlemleri bizim güven duymamızı sağlar.
Güven hissi
ise emniyeti arttırmaz.
Artan emniyet
önlemleri, güven hissimizi daha da güçlendirir.
Flight
Safety - Uçuş Güvenliği demektir.
Güvenlik
kelimesi bakın daha nerelerde kullanılıyor:
Ground
Safety, Apron Safety, Safety Management, Technical Safety, Air Navigation
Safety, Operational Safety, Aircraft Safety, Safety Harness, Emergency & Safety Equipment, Air Space Safety,
Acceptable Level of Safety, Safety of Passengers, Target Level of Safety, Safety Issue, Safety
Standards, Aviation Safety, Safety Hazards, Safety Accountability, Safety data collection and processing systems, Safety Documents, Safety Related Information.
Bunların hepsi
birer kavramdır ve bu güven ortamını yaratmak, hissetmek için neler yapılması
ve hangi "emniyet" tedbirlerinin alınması gerektiği konularını
kapsar.
The critical elements of a civil aviation security oversight system presented in this manual include:
Bu elkitabı
içerisinde
- aviation security legislation;
havacılık emniyet mevzuatı (Yürürlükteki kanunlar)
- aviation security programmes and regulations;
havacılık emniyet program ve kuralları
- State appropriate authority for aviation
security and its responsibilities;
Devletin
havacılık emniyeti ve sorumluluğu için tayin ettiği uygun otorite
- personnel qualifications and training;
personel
nitelikleri ve eğitimi
- provision of technical guidance, tools and security-critical
information;
emniyet-titizliği,
araçları ve teknik kılavuz bilgi gerekleri
- certification and approval obligations;
belgeleme ve onay zorunluluğu
- quality control obligations; and
kalite
denetim zorunlulukları, ve
- resolution of security concerns.
emniyet
kaygılı kararlılık
Bu iki
kelimeyi doğru yerde ve doğru anlamda kullanmadığımızda, kavram kargaşası
yaratmış oluyoruz.
Security
ve Safety kelimelerini kavram kargaşası yaratmadan
nasıl kullanıyor isek, emniyet ve güven kelimelerini de aynı ciddiyet ve
kararlılıkla kullanmalıyız.
Her türlü
uluslararası anlaşmada bu iki kelime yer almıştır ve alacaktır da.
Havacılık için
iyi Ingilizce bilme şartı var diye, kötü Türkçe
konuşmamız gerekmiyor.
En iyi ve
başarılı çevirmenler, en iyi bildikleri dile çeviri yapanlardır.
Dilimize
dikkat edelim, doğru seslendirelim ve doğru kelime seçerek konuşalım.
Hep söylediğim
gibi, Tanım-Kural-Uygulama, hukukun olduğu kadar yaşamın da anahtarıdır.
Doğru tanım
yapıldığında hiç tartışma olmaz.
Çünkü tartı
eşitlenmiştir, kefelerde eşit ağırlık vardır.
Bu nedenle tartışma
olmayacaktır.
Özetle aktardığım
bu yazım için bana bazı eleştiriler geldi.
---
Havacılıkta security güvenlik safety emniyet
anlamında kullanılır.
Security
daha çok havaalanlarının güvenliği,uçak içinde
güvenliğin sağlanması yada her hangi bir binanın (örneğin teknik blok) güvenliğinin
fiziki olarak sağlanmasıdır.
Safety
ise tamamen uçuş yani uçakların havadaki ve yerdeki hareketleriyle ilgilidir.
Örneğin hava
hadiselerinin ya da kaza-kırımın olmaması için alınan önlemler, koyulan
kurallar ve uygulamalar safety kavramına karşılık
gelir.
Karışıklık
olmuş sanırım.
Servet Hoca
düzeltecektir..
Hocam yorumlar
için teşekkürler ancak;
Safety ve
security kelimeleri konusunda biraz kafam karıştı.
Yani bu güne
kadar kullandığımız şekli ile safety emniyet, securty ise güvenlikti.
Siz ise
yazınızda bunların tam aksini belirtmişsiniz.
---
Bu cevapları
okuyunca yanlış kullanım ile ilgili durumu gündeme getirmede ne kadar geç
kaldığımı anladım.
Cevabım şöyle
oldu;
Eğer kavramlar
karışmış ise, bunu doğrulamanın tek çaresi, yer değiştirerek okumaktır.
Emniyet yerine
güvenlik, güvenlik yerine emniyet kelimesini koyun ve okuyun.
Sizlerin bazı
soruları kendi kendinize cevaplamanızı istiyorum.
1- Neden
İstanbul Emniyet Müdürlüğü de neden İstanbul Güvenlik Müdürlüğü değil?
2- Neden
Güvenliği arttırmak için Emniyet tedbirleri devreye girer?
3- Neden Milli
Güvenlik Kurulu da Milli Emniyet Kurulu değil?
4- Neden
Sosyal Güvenlik Kurumu da Sosyal Emniyet Kurumu değil?
5- Neden
Güvenlik Sistemleri de Emniyet Sistemleri değil?
6- Neden Güvenlik
Soruşturması ve Arşiv Araştırma Formu da Emniyet Soruşturması ve Arşiv
Araştırma Formu değil?
7- Neden Özel
Güvenlik de Özel Emniyet değil?
8- Neden
Emniyet Kemeri de Güvenlik Kemeri değil?
9- Neden
Emniyete alırız da güvenliğe almayız?
Ingilizce sorular ise;
1- Annex-17 Security, why not Safety?
2- Why Safety Annex does not exist?
3- Doc.8973 is a Security Manual and why is not a
Safety Manual?
4- Why Airport Security is a must but Airport Safety
does not exist?
5- Is a R/W secure or Safe?
6- If security increases, do I feel more
safe or not?
7- To increase R/W Safety, do I have to increase the
security measures?
8- For Flight Safety, what is needed?
9- If I increase security, shall the airport be more Safe?
Şimdi de şu
soruları soralım;
Emniyet
tedbirleri artınca kendimizi daha da bir güvende mi hissederiz?
yoksa,
Daha Güvenli
bir ortam için emniyet tedbirlerini mi arttırırız?
Kelimeler,
kavramlardır.
Yaratılan bu
kavram kargaşasına geç değindiğimi biliyorum.
Kanunlar bile bu
kargaşa içerisinde isimlendirilmiş.
Yani deve
misali, neresi doğru?
Güvenlik
kelimesi bakın daha nerelerde kullanılıyor:
Ground Safety, Apron Safety, Safety Management,
Technical Safety, Air Navigation Safety, Operational Safety, Aircraft Safety,
Safety Harness, Emergency & Safety Equipment, Air Space Safety, Acceptable
Level of Safety, Safety of Passengers, Target Level of Safety, Safety Issue,
Safety Standards, Aviation Safety, Safety Hazards, Safety Accountability,
Safety data collection and processing systems, Safety Documents, Safety Related
Information.
Bu kavramların
hiçbirinin yerine "security" kelimesini
koyamazsınız.
Ama bu
kavramlar, bir dizi emniyet (secure) tedbirlerinden
oluşur ve gücü oranında size güven verir.
Yani hareket
ve oluş ile hissedeceğimiz “Güven” duygusu ve olgusudur.
“Emniyet”
önlemleri bizim güven duymamızı sağlar.
Güven hissi
emniyeti arttırmaz.
Artan emniyet
önlemleri, güven hissimizi güçlendirir.
Bu ikinci
yazıma gelen cevaplar anlamlıydı.
---
Sayın Başol.
Ne demek istediğinizi
şimdi daha iyi anlıyorum..
Sorun biraz da
sanırım farklı bir dilde kullanılan kelimelerin farklı dillerde nasıl dönüştüğü
ile ilgili..
Derinlemesine
düşününce ve biraz da Türkçe düşününce anlatmak istediğiniz gayet açık ve
haklı.
Anacak
uluslararası bağlamda bu derinlemesine yaklaşım sağlıklı mıdır onu bilemedim..
Beyin fırtınası
yaptırdınız düşündürdünüz..
Saygımla
---
Bu soru ile
hiç aklıma gelmeyen bir konu gündeme oturdu.
Hukuk ve
hukuksal sorunlar karşısındaki ikilem.
Biz bu kelimeleri
yanlış yerlerde kullanarak hukuksal kargaşa da yaratmıştık.
Bunların
yansıması ne olacaktı?
Örneklere
devam edelim.
Bakalım Türkçe
bilgimiz ne durumda.
Fransızca kelimelerin karşılıkları Türkçemizde mevcut.
Po –
ambar
entrepo
- giriş ambarı
depo -
çıkış ambarı
Peki
neden Türkçe karşılığı var iken kullanmayız ve hepsine depo deriz?
sürücü
– conducteur
ısıtıcı
– chauffeur
İlk arabaların
motorları soğuduklarında pistonları sıkıştırdıkları için çalıştırmak çok güç
idi. Hatırlayın el ile çevrilerek ilk ateşleme (ignition)
sağlanmakta idi.
Bu zorluğu alt
etmek için araba sahipleri bir tepsi içerisinde odun kömürü sürekli hazır tutar
ve arabaya ihtiyaç olduğunda üflenerek ısısı arttılır
ve motorun altına konarak, ısınması sağlanırdı.
Bu iş ile
uğraşan kişiye "ısıtıcı" yani chauffeur,
bizim söylemimiz ile "şoför" denirdi.
Şofben de aynı
işi gören bir ısıtıcıdır evlerde kullanılan.
Gidilen yerde
de bir ısıtıcı olduğu için "sürücü"den
önemli idi ısıtıcı.
Bundan dolayı,
sürücüye ısıtıcı denmesi pek yadırganmadı Fransızlarda bile.
Isıtılmaya
gerek olmayan Tramvay sürücüsüne neden Kondüktör "conducteur"
dediğimizi halen de anlamış değilim.
Her gün TV
seyrederiz.
Dikkat
etmediğimiz o kadar çok şey var ki!
Birisi kendine
ENTIVI der, hâlbuki onun Nergis Televizyonu olduğunu biliriz ve Türkçemizi
bozmasına ses çıkarmayız.
Üstelik bize
nasıl hissedeceğimizi bile söyler!
"Bu gün
hava açık ve hissedilen sıcaklık 24 derece olacak!"
Aslında ısı 22
derece. Bana ne hissedeceğimi söyleyen bu Meteorolojist
nasıl oluyor da benim onun hakkında neler hissettiğimi bilemiyor?
Düşünmeden, ya
da kolay yoldan kabullendiklerimiz, hep bize dayatılan ve kimliğimizin bir
parçası olan dilimiz ile ilgili.
Diğer
aşındırılan değerlerimizden hiç bahsetmiyorum.
Neden böyle şeylere
müsaade ederiz, onu da bilemiyorum.
Hukuksal açıdan bakarsak,
Anayasanın 90.cı maddesi şöyle der;
Usulüne göre
yürürlüğe konulmuş Milletlerarası Andlaşmalar kanun hükmündedir. Bunlar
hakkında Anayasaya aykırılık iddiası ile Anayasa Mahkemesine başvurulamaz.
Usulüne göre yürürlüğe konulmuş temel hak ve özgürlüklere ilişkin
milletlerarası andlaşmalarla kanunların aynı konuda farklı hükümler içermesi
nedeniyle çıkabilecek uyuşmazlıklarda milletlerarası andlaşma hükümleri esas
alınır.
Havacılık
Hukuku gereği artık geçerli olan tanımlara bir bakalım.
ICAO Anx-17
Security.
Safeguarding
civil aviation against acts of unlawful interference. This objective is achieved by a combination
of measures and human and material resources.
Doc.9859 Chp.2.2.4.
Safety.
The
state in which the possibility of harm to persons
or of property damage is reduced to, and maintained
at or below, an acceptable level through a continuing process of hazard identification and safety risk management.
Annex.11 Air Traffic Services
Safety management system.
A systematic approach to managing safety,
including the necessary organizational structures, accountabilities, policies and procedures.
Yani Uluslararası
Antlaşmalar, ulusal kanunlar kadar geçerlidir. Anlaşmazlıklarda Uluslararası
Antlaşma hükümleri esas alınır.
Bu kanunu
havacılığa uygular isek Security ile Safety, tanımı yapılmış ve kargaşaya yer bırakmayan Kanun
olarak karşımıza çıkar.
Artık biz öyle
algılıyoruz, sizler değiştirin gibi boş konuşamayız.
Eğer haklı
olduğumuza inanıyor isek, kanuna uygun davranmalıyız.
Aksi
durumlarda haklı olduğumuz halde kaybettiğimiz çıkarlar, saymakla bitmez.
Bir mesleğe
sahip olmak çok zordur.
Bu konuda
sitemde Meslek ile ilgili birçok yazı yazdım.
Dil bilmek
yetmez, meslek dilini de bilmek gerekir tavrını da.
Daha
öğrenilecek çok şey var benim için.
Sizleri bilmem
ama ben bunları ilgi ve bilgi için paylaşıyorum.
Birileri
üzerine bir şeyler ekler umuduyla.
Sevgiler
Servet BASOL
100515
PS: Daha önce
kullandığım kelimelerden bir demet sunmak istiyorum:
Airworthiness – Uçabilirlik
Airframe
– Çatkı
Amendment - Düzeltme, Değişiklik
Annex –
Ek
Appendix
– Eklenti
Attachment – İlave
Briefing
– Bilgilendirme
Chapter
– Konu
Checklist - Kontrol listesi
CPDLC -
Kontrolör/Pilot Veri Bağlantı iletişimi
Document
– Belge
Equipment – Donanım
Fitness
– Zindelik
Log –
Kayıt
Log Book - Kayıt defteri
Manual
- El kitabı
Mobile -
Gezgin / Gezici
Navigation - Gezin (Seyrüsefer)
Part –
Kısım
Performans –
Verim
Protokol – Anlaşı
Responder – Cevaplayıcı
Safe -
Güvenli,
Safety
– Güvenlik
Secur
- Emin,
Security-
Emniyet
Sub-Part - Alt Kısım
Supplement – Tamamlayıcı
Survival
- Yaşam destek
Transmitter – Verici
Transponder - Transmitter + Responder
kelimelerinden üretilmiştir.
Turbulans - Havanın Dikey Hareketi
Volume
– Bölüm
Wind -
Havanın Yatay Hareketi (Rüzgar)
Wind Shear - Dikine Kırılma