TAŞ TAŞ ÜSTÜNE

APH-2232

Didim Branşid Kahin Tapınağı, MÖ. 8 – MS 2. Yy. Yaklaşık 1000 yıl süren bir inşa süreci ve tümü bitirilemeden büyük bir depremde yıkılan Didim Branşid’lerinin Kahin Tapınağı.

‘Taş taş üstüne bırakmamak’ ile mücadele eden, gerçekleştirmeye çalıştığı BÜYÜK SİSTEM’in yanında ömrü bile yetersiz kalan insanların, devlet adamlarının, askerlerin, sanatçıların ve taş ustalarının kararlılığı: bir nesilden diğerine emanet edilen bir kararlılık; taş taş üstüne koyma kararlılığı, BAŞKASININ KOYDUĞU TAŞIN ÜSTÜNE BİR TAŞTA BEN KOYAYIM kararlılığı ve alçak gönüllülüğü, hizmet anlayışı.

ABD Savunma Bakanlığı (DoD-Department of Defence)’in STSC – Software Technology Support Center’ının yani Yazılım Destek Merkezi’nin çıkarttığı, internette de kolaylıkla bulunabilen tartışma - CROSSTALK adlı dergide yayınlanmış bir makalenin başlığı “Niye Büyük Yazılım Projeleri Başarısız Oluyor – 12 Anahtar Soru”… SEI – Software Engineering Institute’tan Watts S. HUMPREY tarafından yazılmış bu makale yazılım projesi yönetiminde yapılan ilerlemelere karşın niye yazılım projelerinin rahatsız edici bir şekilde başarısız olduğunu sorguluyor. Bu makale “BÜYÜK-BOYUTLU YAZILIM PROJELERİ’nde kurumunuzun başarısızlıklarına neden olan unsurları inceliyor ve …” BÜYÜK-BOYUTLU yazılım projeleri… LARGE SYSTEMS… BÜYÜK SİSTEMLER… Hızlı tren projesi… Büyük tüneller… Yeni yapılan hava trafik kontrolü sistemimizin SMART ihalesi…Marmara Ray… Metro projeleri… Yeni elektrik santralları… Nükleer santral… Elektrik dağıtım şebekeleri… Petrol nakil hatları… Uçak yapımı… Helikopter yapımı… Yolcu gemisi, yük gemisi yapımı… Savaş gemisi yapımı…

Bunlar Türkiye’mizin önündeki başarmamız gereken boy ölçüşmeler… Ve çoğunun içinde kontrol ve kumanda amaçlı büyük yazılım sistemleri var… Bunların üretimi ve bakımı için yurt dışına büyük döviz ödemeleri yapıyoruz.

Bunun birçok nedeni olabilir. Ama bunların önemli bir tanesi BÜYÜK SİSTEMLER yapmanın basit ve kısa bir süreç sonucu değil, mesleğinin ustası kişilerin, usta çırak ilişkisi içinde, birkaç nesil ve ömür boyu çalışarak oluşturdukları sistemlerin 15- 20 yıl ısrarla kullanılarak geliştirilmesine dayanan bir kültür işi olmasıdır. Sorun TAŞ TAŞ ÜSTÜNE KOYMA kültürünü ve devlet politikasını ve siyasi iradesini oluşturmaktır.

Türkiye’mizin olağanüstü büyük ve zorlu coğrafyası, 100 milyona yaklaşacak nüfusu Türkiye Cumhuriyeti devletini ve bizleri politikadan, sanata, devlet idaresinden teknolojiye, sanayiye kadar BÜYÜK SİSTEMLER kullanmak, geliştirmek ve icat etmek zorunda bırakıyor.

Geçmişte bu coğrafyayı kendi renkleri ile boyamayı başarmaya cüret edebilen milletimiz çağımızda Anadolu coğrafyasının önümüze koyup dayattığı her türlü büyük sistemle baş edebilme, her türlü büyük sistemin içinde kendi kişiliği ile var olabilme mücadelesi, boy ölçüşmesi ile karşı karşıya…

Ali Rıza SARAL

 

Bilgi ve deneyimlerinden yararlandığım Ali Rıza kardeşimin çeşitli yazılarını sizlerle kısaca paylaşmıştım. Şimdi bu tatil süresini, onun yazılarını paylaşıp birkaç yorum ekleyerek paylaşmak istedim.

Sevgili Ali Rıza bu yazısında çok güzel ifade etmiş. Sistem ya da sistemler kurmak istiyorsanız, bilgiyi doğru, yerinde ve sabırla işleyecek ve geliştireceksiniz.

İkinci adım ise bunu yine “insan” yapacak.

İyi eğitimli, kişilikli ve gelişime açık sorgulayan “insan”.

1926-1938 arası sanayileşen Türkiye, sonra birden el freni çekilmiş gibi yalpalayarak bir kenara savruldu.

Halbuki Köy enstitüleri “üreten insan” yetiştirmek üzere kurulmuştu ve İLKELERİ vardı;

- Çevreye uygunluk ilkesi.

- Öğrencinin doğasına uygunluk ilkesi.

- Kendi kendini yönetim ilkesi.

- İş içinde kendi kendine çalışma ilkesi.

- Öğrenciye yetki ve sorumluluk verme ilkesi.

Bugün bu ilkeler doğrultusunda eğitim aldınız mı? Bir düşünün.

Günümüzde her şey kolaylaşırken (arama motoruna adınızı yazın, internetteki tüm bilgilerin dökülmesi 0,58 saniye) zorlaşan tek şey ise düşünme!

Hala ezberden düşünce üretimine geçemedik hissi var bende. Yanılıyor da olabilirim.

Havacılık tarihimiz taş taş üstüne koymanın örnekleri ile değil, baltayı taşa vurma örnekleri ile doludur. Zaten taş taş üzerine koymak, eski köye yeni adet addedilir, hoş karşılanmaz.

Üstelik “hiçbir başarı cezasız kalmaz” gibi veciz ve geleneksel deyişlerimiz bile vardır.

Başka işlere kalkışınca mazeret aramamalı, havacılığımız neden yerinde sayıyor dememeliyiz.

Çünkü

“Derin olan kuyu değil, kısa olan ip’tir”. (Çin atasözü)

TAŞ ve KÜLTÜR

 

www.servetbasol.com

220808